Sigara her yerde kolayca bulup hemen her yerde kolayca tüketebildiğimiz bir madde. Öylesine kolayca ve fütursuzca tüketiliyor ki,etrafta hasta mı var,çocuk mu var hiçbir şekilde dikkat edilmiyor. Sadece kendi zevk ve tatminini düşünenlerin içine düştüğü, sigara bağımlılığı ciddi bir sosyal afet olarak karşımızda duruyor. Tüm dünyada sigarayla ilgili ciddi çalışmalar yapılıyor. Hükümetler yasak üstüne yasaklar koyuyor,sigaranın zararları ile ilgili olarak medyada her gün çarşaf çarşaf yazılar yayınlanıyor. Buna rağmen özellikle ekonomik olarak gelişmişlik düzeyi düşük olan ülkelerde sigara bağımlılığı hızla artmaya devam ediyor. Ülkemiz de bu gurup içinde değerlendiriliyor. Her yıl sigara bağımlılarına bir çok insan katılıyor.
Bilirsiniz sigara paketlerinin üzerinde yasal uyarılar var. Sigara sağlığa zararlıdır yazısının satışları azalttığına ilişkin hiçbir veri yok. Gelişmiş ülkelerde sigaraya karşı alınan önlemler çok ciddi boyutlarda. Örneğin ABD’de bir çok otelde odanızda dahi sigara içemiyorsunuz. Etrafınızda sizden başka hiç kimse yok olsa bile,odayı sizden sonra kullanacak olan kişinin sigara kokusunu almaması için sigara içmeniz kesinlikle yasak. Neredeyse açık havada bile sigara içilmesi yasaklanacak.
Sadece bu sigara yüzünden bir çok insan toplantılara gidemiyor. Yüzlerce insanın bir arada olduğu toplantılarda, bir çok insan etrafında olanlara aldırmadan rahatlıkla sigara içime özgürlüklerini kullanıyorlar. Peki içmeyenlerin yaşama özgürlükleri yok mu? Tüm yasalarda,en temel düşünce yaşama hakkına olan saygıdır. Sigara içen insan hem kendi en temel hakkına, hem de en yakınlarının bu en temel ve en kutsal hakkına neden saygı göstermiyor.
Yapılan tüm bilimsel araştırmalar,sigara içilen mekanda bulunmak zorunda kalan ve sigaranın her türlü olumsuz etkisine maruz kalan bu pasif içicilerde de çok ciddi zararların ortaya çıktığını gösteriyor. Örneğin evlisiniz ve eşiniz sigara kullanıyor. Üstelik çocuklarınız da var. Alın size hiç günahı olmayan ve zehirlenen çok yakınlarınız. Onlar sizin göz bebekleriniz. Onları kendi gözünüzden bile koruduğunuzu zannediyorsunuz. Peki insan kendi göz bebeklerine, kendi canlarına zarar verebilir mi? Evet ne acıdır ki aklınıza bile getirmediğiniz her türlü zararı ve melaneti, hem kendinize hem de çok yakınlarınıza veriyorsunuz.
Cicili bicili ve parlak ambalajlarda sunulan tütünün sizin can düşmanınız olduğunu anlatmak için sayfalar yetmez. Hastalandıktan sonra ben ne yaptım diye üzülmenin pratik olarak hiçbir yararı yok. Nefes darlıkları başladıktan,kalbinizde ciddi hasarlar oluştuktan sonra, tedavinin ne kadar zor ve zahmetli olduğunu anlatmaya bile gerek yok.
Sevinçte ve üzüntüde arkasına saklanıp teselli bulmaya çalıştığımız sigaranın bize hiç de dost olmadığını bilmeliyiz. Aldığımız her nefes dumanın hayatımızdan giden seneler olduğunu bilmenin bilinciyle sigaradan en kısa sürede kurtulmanın yollarını aramalıyız. Kalp-damar hastalıkları,akciğer hastalıkları ve kanseri,gırtlak kanseri,yüksek tansiyon,felçler daha sayamadığım onlarca hastalık,hep sigara denilen o musibetin sonuçları.
Zararın neresinden dönerseniz kardır. Eğer sigara içiyorsanız hemen, zaman geçirmeden bu dakikada paketi en yakın çöp sepetine atın. Sakın sigara içen bir kişiye bıraktığınız paketi vermeyin. Yoksa siz onun düşmanı mısınız? Kesinlikle öyle bir düşünmediğinizi biliyorum. Ne kendinize ne de başkalarına kötülük etmeyecek kadar iyi kalpli olduğunuzu var sayıyor ve size güveniyorum.
Sayın okuyucular,sigaranın zararlarını söyledikten sonra ondan kurtuluşun yollarını da birlikte paylaşalım. Önce karar vermeniz gerekiyor. Kimsenin baskısı olmadan, kendi hür iradenizle en büyük düşmanınızla veda etmeyi hiç geciktirmeden başlatın. Bunu başardığınız anda problemin en büyük kısmını aştığınızı göreceksiniz.
Size akupunkturla sigara bırakmada nasıl yardımcı olabileceğimizi anlatmaya çalışacağım. Sigara içinde bulunan nikotin, bağımlılık yapan bir madde. Günde 1-2 tane içildikten sonra insanı içmeye iten bu maddenin yanında sigaranın içinde sağlığa zararlı bir çok madde var. Nikotin denilen zehir, bu çok zararlı maddeleri keyif içinde size aldırıyor. Normalde elinizi sürmeyeceğiniz derecede pis ve zararlı olan bir çok maddeyi her gün defalarca içinize çekmenizin sebebi, dost bildiğiniz nikotin bağımlılığı. Yolda yürürken herhangi bir yerinize bulaşan minik bir katran kirini nasıl da zor temizlediğinizi çok iyi bilirsiniz. Peki ciğerlerinize büyük bir keyifle çektiğiniz katranı vücudunuz nasıl temizliyor acaba?
Akupunktur, özel olarak imal edilen iğnelerin,vücudun belirli bölgelerindeki noktalara batırılmalarıyla yapılan bir tedavidir. İğnelerin batırılmalarıyla sigara içme arzusu ortadan kalkar. Sigarayı bırakınca ortaya çıkan sıkıntı ve sinirlilik hali kolaylıkla tedavi edilir. Hastalar kendilerini çok rahat ve mutlu hissederler. Tek başlarına sigarayı bırakmada başarılı olamayan herkese akupunktur olmayı öneririm.
Tedavi genellikle iki veya üç seansta tamamlanır. Bazen bir seansta bile sigarayı bırakan hastalarımız oluyor. Tedavilerde genellikle kulakları kullanıyoruz. Haftada bir defa gelmeniz yeterli oluyor. Bazı durumlarda vücut noktalarını da kullanarak hastaları tedavi ediyoruz. İğnelerin mikropsuz ve bir kullanımlık olduğunu özellikle söylemeliyim. Pis ortamlarda ve ehil olmayan kişilerin yaptıkları tedavilerin yarar yerine zarar verdiklerini bilmelisiniz.
Hastaların mutlaka sağlık bakanlığından onaylı sertifikası olan hekimlere gitmelerini öneriyorum. Sağlımızın değerini bilerek ve bu bilinçle sigaradan en kısa zamanda kurtulmanızı gönülden diliyorum.